top of page

AYASOFYA'NIN GİZLİ TARİHİ

  • dergifikrihal
  • 20 Nis 2020
  • 2 dakikada okunur

Yeni sayımızdan sizlere de merhaba sevgili Fikr-i Hal okuyucuları. Kitapları her elimize alışımızda farklı dünyalara yelken açar, hayata farklı gözle bakar, bazen etkisinden uzun süre kurtulamayız. Günümüzde hayat akışı o kadar hızlandı ki büyük kentler içinde kalabalıkta ufacık kalan, günlük akışta kaybolan biz insanlara telaştan uzaklaşmak için harika bir kurtuluş yolu sağladı kitaplar. Bilgisayar, tablet, telefondan uzaklaşmak isteyip kitap kokusunu özleyenlere gelsin bu yazımız.

Pelin Çift’in sorduğu, Erhan Altunay’ın cevapladığı Ayasofya’nın Gizli Tarihi.

Bugün kapılarımız Ayasofya’ya açılıyor. Bilmediğimiz o kadar farklı yönleriyle ele alınmış ki Ayasofya; geçmişi, gizli tarihi, sembolleri adeta nakış nakış işlenmiş.

Osmanlı'dan bu yana tarihi yapı olan Ayasofya, en eski tarihi eser olarak bilinmektedir. Kitabı okuduktan sonra Ayasofya'da saklı olan gizemi yalnızca bakarak göremeyeceğimizi anlayacaksınız. Kiliseden cami, camiden de müze olan Ayasofya, günümüzde de ziyarete açık bir yerdir.

Eser, Ayasofya'nın yapılış tarihinden günümüze kadar olan araştırmaları içeriyor. Her inanç için kutsal olan mabedin dinler için önemi tek tek ele alınmış. Ayasofya’nın bulunduğu bölgenin kutsal bir bölge olduğu, bundan dolayı bu bölgeye yapıldığı belirtilmektedir. Mabedin içerisindeki gizemli semboller, işaretler ve anlamları yer almaktadır. Örnek vermek gerekirse kitapta bahsedilen “Miraç Mucizesi Efsanesi” ni ele almak istiyorum. Bir gece, Cebrail, Hz. Muhammed (s.a.v) i miraca davet eder. Cebrail ile Hz. Muhammed gök tabakalarını ve cennet katlarını gezmeye başlarlar. Orada camiye benzeyen bir makam görürler. Bu binanın içinde kırk adet yakuttan direk vardır, içerisinin çevresi Zümrüt ve Firuze taşlarıyla kaplanmış, döşemeleri gümüşten yapılmış, dışarı avlu Billur üzerine değişik ziynetlerle süslenmiştir. İçerisinde altın ve gümüş lülelerden oluşmuş havuzdan devamlı Kevser suyu akmaktadır. Hz. Muhammed (sav), “Ey kardeşim Cebrail, bu güzel ve süslü makam neresidir?” diye sorar. Cebrail de “Ya Muhammed! Ümmetin için Allah Teala o makamı oluşturmuştur. Buna Cami-ül Kübra (Büyük Cami) derler. Bu makamın benzeri, dünyada üç tarafı deniz, bir tarafı da kara ile çevrili Konstantiniyye şehrinde bulunmaktadır. Bu şehirde Sofiya adlı güzel bir ibadethane ve yüce makamın dünyadaki timsalidir. Senin ümmetine onun içinde ibadet etmek nasip olacaktır” diye cevap verir. Sonrasında Cebrail ile vedalaşıp miraçtan döndükten sonra ashabına, Ayasofya makamını anlatır.

Bu dizelerden sonra Ayasofya'yı okudukça anlayacak, anladıkça sevecek, sevdikçe daha çok sahipleneceksiniz. Bütün bunların yanı sıra kitap Ayasofya'nın yer altında var olan dehlizlerinden, şehre bağlanan tünelleri ile ilgili yapılan araştırmalar ile dolu...

Ayasofya hakkında bilmek istediğiniz her şeyi bu eserde soru cevap olarak bulabilirsiniz. Kitaptaki tarihi bilgiler sizi sıkmayacak ölçüde verilmiş, yer alan fotoğraflar görsel şölen oluşturmakta.

Ben büyük bir merak ve keyifle okudum. Sizlere de tavsiyem bu güzel kitabı okumanız ve Ayasofya’yı o şekilde ziyaret etmenizdir.

Bol kitaplı günler dilerim, sağlıcakla kalın.


Rabia Zemheri Aksın


 
 
 

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Yazı: Blog2_Post

©2020, Fikr-i Hal Dergi tarafından Wix.com ile kurulmuştur.

bottom of page